Öğretim Yöntemleri ve Teknikleri

Davranışçılık
1) Okulda Öğrenme
Okulda öğrenme modeli Caroll’un bir makalesinde, öğrencilere öğrenmesi için gerekli süre verildiğinde tüm öğrencilerin belirlenen öğrenme düzeyine ulaşabileceğini belirtmesinden sonra ortaya çıkmış bir öğrenme kuramıdır.
    §  Bireyselleştirilmiş Öğretim
Çağdaş bir öğretim yaklaşımı olan “bireyselleştirilmiş öğretim” , öğretim sürecinin öğrenciler arasındaki bireysel farklılıklara saygı duyularak gerçekleştirilmesini savunur ve modelin temel çıkış noktası da bulunur. Bireyselleştirilmiş öğretim, her öğrencinin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda araç gereç, yöntem-tekniklerin kullanılması gerekliliğini vurgular. Böylelikle öğrencilerin öğrenme sürecine aktif katılımı ve kendi öğrenme hızında öğrenmesine olanak sağlanmış olur.
§  Tam Öğrenme
Tam Öğrenme Modeli her öğrenciye uygun koşul, yöntem ve zamanın sağlanması ile etkili öğretimin mümkün olduğunu savunur.
2) Programlanmış Öğretim
Programlı öğretim, ünlü psikolog Skinner’in pekiştirme ilkeleri esas alınarak ortaya atılmış bir öğretim tekniğidir. Programlı öğretim öğrencinin öğrenme sürecine etkin katılmasını, bireysel öğrenme hızına göre ilerleme kaydetmesini ve öğrenme sonucunun anında kontrol edilmesini sağlayan bir öğretim tekniğidir.
3) Temel Öğretim
Glasser, öğretme işinin en iyi sınıfta okulda öğretmen tarafından yapılacağını vurgular. Temel Öğretme Modeli sistem yaklaşımına dayalı olarak geliştirilmiştir. Bu model dört öğeden oluşmaktadır. Öğretim hedefleri, giriş davranışları, öğretim İşlemleri, değerlendirme öğelerinden oluşmaktadır.
4) Öğretim Durumları
Öğretim Etkinlikleri Modeli Gagne’nin bilişsel ve davranışsal öğretim ilkelerini bir araya getirerek yeni bir öğretim modeli ortaya koymuştur. Gagne’ye göre Öğretim Etkinlikleri Modelinde öğrenme dışsal ve içsel faktörlerin etkileşimi ile gerçekleşir. Öğrenme gözlenebilen davranışlardan anlaşılır ve beyinde gerçekleşir varsayımını savunur. Öğrenme için dış şartlar kadar iç şartlarında etkili oluğunu savunur.
Bilişselcilik
1) Sunuş Yolu
Sunuş yoluyla öğretim yöntemi, buluş yoluyla öğretime alternatif olarak Ausubel tarafından geliştirilmiş bir öğretim yöntemidir. Ausubel'e göre öğrenciler bilgileri keşfetmekten çok, hazır olarak alırlar. Öğrencilere bilgilerin hazır olarak verilmesi ezberlemeyi gerektirmez.
2) Buluş Yolu
Buluş yoluyla öğretim, öğrenci merkezli öğretme-öğrenme sürecini savunan Bruner tarafından 1960 ve 1970'li yıllarda ortaya atılmıştır.” Öğrencinin kendi etkinliklerine ve gözlemlerine dayalı olarak yargıya varmasını teşvik edici bir öğretim yaklaşımı”(Senemoğlu, 1997:470) olarak tanımlanır.
3) Tam Öğrenme
Tam Öğrenme Modeli her öğrenciye uygun koşul, yöntem ve zamanın sağlanması ile etkili öğretimin mümkün olduğunu savunur. Uygun ortam ve öğrenme koşulları sağlandığında hemen hemen herkesin bir şeyi öğrenebileceği varsayımına dayanır. Tam Öğrenme Modeline göre öğrenemeyen öğrenci yoktur,  öğretemeyen öğretmen vardır. Bir sınıftaki öğrencilerin başarılı olmaları, hazırbulunuşluklarına uygun öğretim almalarına ve ihtiyaçları olan zamanın verilmesine bağlıdır.
5) Bilgi/İşlem
Bilgi işlem modeli, bilginin zihne ulaşımı, depolanması ve hafızadan geri getirilmesini açıklayan bir modeldir. Bu model insan zihninin işleme şeklini, bilgisayarın işleme şekline benzeterek açıklar. Buna göre, hem insanlar hem de bilgisayarlar bilgiyi alırlar, depolarlar, geri getirirler ve bu bilgilere dayanarak karar verirler. Bilgisayarlar girdi olarak sembolleri kullanırlar, onlara işlemleri uygularlar ve çıktı meydana getirirler. İnsanlar da aynı şeyi yaparlar.
Yapılandırmacılık
1) Çoklu Zeka
Gardner’a göre zeka, bir ya da daha fazla kültürde değeri olan bir ürüne şekil verme yeteneğidir. Bu bağlamda Gardner’a göre 8 zeka alanı vardır. Sözel zeka alanı – dilbilimsel zeka alanı, mantıksal zeka – matematiksel zeka, görsel zeka – uzamsal zeka, müzikal zeka – ritmik zeka, bedensel zeka – kinestetik zeka, bireysel zeka – öze dönük zeka, sosyal zeka – bireylerarası zeka, doğa zekası – varoluşçu zeka olmak üzere 8 zeka alanı vardır.
2) İşbirlikli Öğretim
İşbirlikli öğrenme, küçük gruplar oluşturarak bir konuyu çözümlemek, bir görevi yerine getirmek, bir problemi çözmek için ortak bir amaç etrafında çalışma işidir. J. Dewey, Vygotsky, Slovin, Bandura, Piaget gibi kuramcılar işbirlikli öğrenme savunucularıdır.
3) Proje Tabanlı
Proje tabanlı öğrenme, öğrencilerin yaşamlarında karşılaşabilecekleri problemleri sınıf ortamında farklı disiplinlerle bağlantı kurarak bir senaryo çerçevesinde çözmeye çalıştıkları öğrenme yaklaşımıdır.
4) Aktif Öğrenme
Aktif öğrenme, öğretimin öğrencileri öğrenme sürecine diğer yöntemlerden daha doğrudan dahil etmeye çalıştığı bir öğrenme şeklidir. Bonwell ve Eison "aktif öğrenmede öğrencilerin sürece katıldığını ve öğrencilerin pasif dinlemenin yanı sıra bir şeyler yaparken katıldıklarını" belirtiyor.
5) Yaşantısal Öğrenme
Öğrenmeyi yaşantıya bağlı bir süreç olarak gören, bilgiyi bütünüyle elde edilen, ya da taklit edilen olarak değil de zihinsel bir süreç olarak ele alan ve öğrenmeyi; yaşantı, biliş, algı ve davranıştan oluşan bir süreç olarak gören yaklaşımdır (Kurbanoğlu,Akkoyunlu,2007).
6) Basamaklı Öğretim 
Bu yaklaşım bireysel farklılıklara göre öğretimin planlanması gerektiğini öngörür. Öğrencinin bilgiyi alan bir durumdan çıkarılarak bilgiye ulaşan, yeni bilgiler üretebilen bir duruma getirilmesi gerektiğini savunur. Öğrencilerin farklı ilgi ve yetenek alanlarına, farklı öğrenme yollarına sahip olduğu düşüncesi ile uygun etkinliklerin basamaklar halinde belirlenerek görevlerin belirlenmesine ve bu görevleri yerine getirirken öğrenme esasına dayanan bir öğretim yaklaşımıdır.
7) Araştırma-İnceleme
John Dewey tarafından geliştirilen bu yaklaşımda öğrencilerin araştırma ve inceleme yaparak öğrenmeleri sağlanır.DEWEY okulu, çocuğa bilgi veren değil yaşamda yolunu bulabilmesi için düşünmeye alıştıran yer olarak görmüştür. Bu yaklaşım öğrencilerin sınıf içi ve sınıf dışı etkinliklerle yaptığı problem çözme sürecidir. Özellikle öğrencilere yaşamlarında karşılaşabilecekleri problem durumlarında değişik çözümler üretmesini öğretir. Ayrıca öğrendikleri konuları değişik durumlarda denemelerine olanak sağlar.
8) Tematik Öğrenme
Tematik Öğrenme. Tema merkezli öğretimde, öğrenciler kendi öğrenme stilleriyle çalışmaya yönlendirilirler. Böylece, öğrencilerin kendi ilgilerini çeken konuları araştırmaları ve ekip çalışması yapmaları için fırsatlar sağlanmış olur.

Öğretim için gerekli koşullar
·       Dikkat çekme, merak uyandırma
·       Amaçları ve kazanımları açıklama, beklentileri paylaşma
·       Ön öğrenmeleri hatırlatma ve yenileriyle ilişkilendirme
·       Algılamayı ve farkındalığı geliştirecek uyarıcı materyalleri sunma
·       Öğrenene gerekli düzenlemelerle rehberlik yapma, yol gösterme
·       Amaçlanan davranışları ortaya çıkarmak için gerekli olanakları ve ortamı sağlama
·       Geri bildirim-düzeltme sağlama ve öğrencinin gelişimini izleme/takip etme
·       Öğrenilenleri değerlendirme ve olumlu pekiştirme kullanma
·       Gerçek yaşam durumları ile ilişki kurma-uygulama için ortam yaratma

Ali TARHAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder