STEM NEDİR ?



STEM eğitimi, fen (science), teknoloji (technology), mühendislik (engineering) ve matematik (mathematics) gibi dört önemli alanın bir araya getirilmesiyle oluşturulan bir öğretim modeli olarak adlandırılmaktadır. Amacı tüm bu alanlarda donanımlı bireyler yetiştirmektir.
Öğrencilere günlük hayatlarındaki problemleri çözmeninde bir matematik olduğunu anlatarak onların farklı düşünmelerini sağlarken aynı zamanda ilerleyen süreçte oluşabilecek problemlere de farklı bakış açılarıyla yaklaşarak çözme beceresi kazandırmaya yönelik bir yaklaşımdır.
STEM eğitimi, öğrencilerin problemlere disiplinler arası bakış açısıyla bakmasını, bütüncül bir eğitim yaklaşımıyla bilgi ve beceri kazanmasını hedefler (Şahin, Ayar, & Adıgüzel, 2014). STEM eğitimi, okul öncesi eğitimden yükseköğretime kadar tüm eğitim sürecini kapsayan disiplinler arası bir yaklaşım olarak kabul edilmiştir (Gonzalez ve Kuenzi, 2012).
Özet olarak STEM modelinde kalıplaşmış tek bir çıktı yoktur. Öğrenci amaçlanan çıktıya ulaşıncaya kadar öğretmen tarafından desteklenmeli ve teşvik edilmelidir. Amaçlanan çıktıya ulaşan öğrenci, daha iyisini yapabileceği yönünde teşvik edilerek gelişimin sürekli olduğu düşünce yapısı kazandırılmalıdır. Böylelikle öğrenci kendini sürekli geliştiren ve her zaman daha iyisini yapabileceğinin farkında olan bir birey haline gelir.
Son zamanlarda STEM eğitimlerine Sanat (Art) ile ilgili güncel konuların da eklenmesiyle bu eğitim yaklaşımı STEAM olarak adlandırılmaya başlanmıştır (Yıldırım ve Altun, 2015). Özdemir (2016)’e göre STEM eğitimi sürekli gelişen bir alandır ve bu alanda birçok farklı görüş bulunmaktadır. Bu konulardan ilki, STEM eğitimi ile ilgili iki önemli kavram yanılgısıdır. Bunlardan biri STEM kelimesindeki “E” harfinin tanımladığı “Engineering” sadece mühendislik anlamına gelmemektedir; “tasarım ve üretim” anlamına da gelmektedir. “Science” kelimesini tanımlayan “S” harfi ise sadece doğa bilimlerini değil “beşeri bilimler ve sosyal bilimleri” de içermektedir. Ayrıca STEM yerine ESTEM, STEAM, S-TEAM gibi kısaltmalar da kullanılmaktadır. Buradaki “A” harfi de estetiği de kapsayan “Art” yani “sanat” kavramının kısaltması olarak kullanılmaktadır. ESTEM’deki “E” harfi ise enterpreneur kelimesinin kısaltması yani “girişimcilik” kavramını temsil etmektedir.
Kendi görüşümü belirtmek gerekirse, gelişen teknoloji ile eğitim sisteminin iç içe olduğu göz önüne alınırsa şu şekilde bir benzetme yapmak yanlış olmaz; Eğitim sistemini 2000 yılının başlarında çıkan bir bilgisayar gibi düşünelim. Bu bilgisayar türünün en gelişmiş ve üst düzey ürünü olacaktır. O dönemde ortaya çıkan tüm yazılımsal ürünleri ve donanımsal parçaları destekleyecektir. Ancak 2020 ye kıyaslarsak bu bilgisayar günümüzde çıkan neredeyse hiçbir yazılımı desteklemeyecek ve şuan da kullanılan donanımları kaldıramayacaktır.  Günümüz şartlarına uyum sağlayabilmesi için bilgisayarımızın anakartı, işlemcisi, rami, harddiski başta olmak üzere sahip olduğu parçaların güncellenmesi gerekmektedir. Öğrencilerin sanayi devrimiyle ortaya çıkan eğitim sisteminden vazgeçip, stem eğitimi ile yetiştirilmeleri gerekmektedir. Çünkü günümüz şartlarında emek ve kas gücünden daha çok zihinsel olarak ortaya konulan ürünlerle gelişme sağlanmaktadır. Bu sebeple öğrencilerin zihinsel süreçlerini ve ürün ortaya çıkarma becerilerinin geliştirilmesi gerekmektedir.




Ali TARHAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder